Ülkemizde ve yurt dışında denizi ve kumu ile meşhur olan Antalya, zirai üretimleri ile de son derece ilerleme kaydediyor. Antalya’nın lokomotif ürünlerinden biri olacağa benzeyen zeytin son 10 yılda yüzde 50’den fazla artış gösterdi, sağladığı ekonomik katkı ile de çiftçilerin yüzünü güldürüyor.
Turizm ile Birlikte Tarım da Gelişiyor
Antalya’nın sahip olduğu coğrafi özellikler ile turizm ile adının sürekli yan yana anılması artık ülkemizde sıradan karşılanıyor. Ancak turizm konusunda bu kadar popüler olan ilin her geçen gün tarım ürünlerinde başarılı üretimler ile ön plana çıkıyor olması pek çok çiftçinin bu topraklarda üretim yapma düşüncesini tetikliyor. Son 10 yılda zeytin üretiminin yüzde 50’den fazla artış göstermesi yöre halkının tarım konusunda da iddialı olduğunun bir göstergesi. Antalyalı çiftçiler Eylül ayında başladıkları zeytin hasadını tamlayarak üretimlerini paraya çevirmek için yoğun bir çalışma içerisindeler. En çok üretimin gerçekleştiği Döşemealtı’nda üreticiler genellikle ürünlerini fabrikalarda yağa çevirerek satıyorlar. Daha iri ve sağlam olanları ise sofralık zeytin olarak satışa sunuyorlar.
Yatırımın Karşılığı Alınıyor
Zeytin üretimi konusunda oldukça donanımlı olan yöre halkı, dönemsel olarak ağaçların bakımını gerçekleştiriyor. Bu bakım, ağaçların diplerinin çapalanması, gübrelenmesi, ilaçlanması, budanması gibi oldukça meşakkatli bir süreçten oluşuyor. Üretim aşamasında yorgunluğu olsa da hasat ve sonrasında gelen ekonomik gelir yöre halkının yüzünü güldürmeye yetiyor. Yörede pek çok kişi zeytin üreticiliğinden kazandığı para ile farklı iş kollarında aktif olarak da çalışmaya devam edebiliyorlar. Uzun zamandır zeytin üreticiliği yapan Özal Öztürk, ‘’ Şuan sahip olduğum evimi ve servis aracımı zeytin üreticiliği sayesinde elde ettim. Yatırım yapıyoruz ve karşılığını alıyoruz bu çok güzel bir şey. Bu sene geçen yıla göre 3 kat fazla ürün elde ettik bu yüzden fiyatlarda düşüş yaşandı’’ dedi.