Zorunlu Deprem Sigortası Konusuna Genel Bir Bakış
Bankalar kredi kullanmak isteyen müşterilerinden sigorta yaptırmalarını isterler. Bu sigorta çeşitleri kredinin türüne göre değişiklik göstermekle birlikte hayat sigortası, konut sigortası ve DASK sigortası olarak karşımıza çıkıyor. Kredi kullanırken hayat sigortası ve konut sigortası zorunluluk taşımazken kredi kullanabilmek için DASK sigortası yaptırmak zorunluluk taşıyor.
Belediye sınırları içerisinde yer alan meskenleri kapsayan zorunlu deprem sigortası deprem nedeniyle olan zararları karşılayan ve deprem sonucu oluşan tsunami, yangın, yer kayması ve infilak gibi doğal afetlerin oluşturduğu zararları karşılayan bir sigorta türüdür.
Ülkemiz jeolojik olarak deprem kuşağının tam ortasında bulunduğu için DASK zorunlu tutulmaktadır. Ülkemizde doğal afetlerin oluşturduğu zararların 3/2 depremin oluşturduğu zaralar arasında yer alır. Bununla birlikte Türkiye topraklarının yüzde 96’sı deprem kuşakları farklılık göstermekle birlikte deprem bölgesinde yer alıyor. Bu toprakların üzerinde ise nüfusumuzun yüzde 98’i yaşadığı için zorunlu deprem sigortası sadece yasal zorunluluk değil hayati zorunluluk da taşıyor.
DASK sigortası primi ve deprem sonucunda ödenecek tutar binaların özelliklerine göre ve sigorta şirketlerine göre değişiklik göstermiyor. DASK kapsamında deprem sonunda ödenecek tutar her yıl inşaat maliyetlerine göre hesaplanıyor. DASK tarafından verilen azami teminat tutarı 1 Ocak 2016 yılında belirlediği üzere 160 bin TL’dir.
Zorunlu deprem sigortası teminatına giren bina bölümleri temel, ana duvarlar, bahçe duvarları, istinat duvarları, tavan ve tabanlar, merdivenler, asansörler, sahanlıklar, çatılar, koridorlar ve bacalar olarak sayılabilir.