Daha sağlam olması ile bilinen cıva dolgular, diğer adıyla amalgam dolgular birçok hastalığa davetiye çıkarabiliyor. Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt. Salih Rengin Özlü’nün yaptığı açıklamalara göre bu dolgular astım, reflü ve kalp kapakçığı hastalıklarına neden olabiliyor. Bu hastalıklardan uzak durabilmek için daha sağlıklı bir yöntem olan ışınlı dalgaların tercih edilmesinin önemini de belirten Özlü, “Özellikle cıvanın organlarda birikmesi, karaciğer, dalak, kalp ve böbrek yetmezliklerine yol açabiliyor” diye konuştu.
YERYÜZÜNÜN EN ZARARLI MADDESİ
Cıvanın vücuda verdiği zararlardan bahsederken, özellikle hayati organlarda birikmesinin çok tehlikeli durumlara yol açtığını belirten Salih Özlü, cıva, yeryüzünün en zehirli maddesidir. Üstelik vücuttan temizlenmesi en zor maddedir. Beyinde bulunan ve zehirli maddelerin beyni ulaşmasını önleyen bariyeri, cıva kolaylıkla aşabilme özelliğine sahiptir. Alzheimer, kronik yorgunluk sendromu, parkinson, epilepsi gibi merkezi sinir sistemi ve beyin hastalıklarına sebep olabilir. Yine kolaylıkla dokulara ulaşır ve oraya yerleşir açıklamalarında bulundu.
GENETİK BOZUKLUKLARA YOL AÇIYOR
Cıvanın en büyük tehlikelerinden biriyse hücresel zararlar neden olması. Özellikle DNA’ya verilen zararların çok büyük sorunlara yol açtığını belirten Özlü, cıvanın hamile kadınların karnındaki bebeğe bile zarar verebileceğini söylüyor. Gelecek nesillerde sorunlu bireylere neden olabilecek bu zararları önlemenin ise ışınlı dolgular kullanmaktan geçtiğini belirtiyor. Uzun bir süredir kendisinin de bu amalgam dolguları kullanmadığını belirten Özlü, “Işınlı dolgular, diş renginde olmaları nedeniyle ‘beyaz dolgu’ olarak da adlandırılır. Geçmişte sadece ön dişlerde kullanılırdı ancak artık dayanıklılığı artırıldığı için azı dişlerde de kullanılıyor. Amalgam dolgunun aksine zehirli madde içermeyen ışınlı dolgu, öte yandan estetik olmaları yönüyle de avantaj sağlıyor.” diyor.
