Garanti BBVA, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın daveti üzerine Birleşmiş Milletler 26. İklim Değişikliği Konferansı’na katılarak sürdürülebilir finans piyasasına da adım atıldığını gösterdi.
Sürdürülebilir finans piyasası konusunda sektöre karşı liderlik eden ve Türkiye için sürdürülebilir kalkınmasında önemli bir rol görev edinen Garanti BBVA, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın davetiyle Birleşmiş Milletler 26. İklim Değişikliği Konferansı’na (COP26) Türkiye’den katılan heyette yer aldı.
Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin, iklim değişikliğinden kaynaklı oluşan konuların masaya yatırıldığı ve ülkelerin bununla nasıl mücadele edeceğinin tartışıldığı konferansta COP26’nın Türkiye Pavilyonu’nda Bankaların Perspektifinden Sürdürülebilir Finans piyasası için oturumuna katılım gerçekleştirdi. Uluslararası Finans Enstitüsü Genel Müdür ve Sürdürülebilir Finans Başkanı Sonja Gibbs moderatörlüğü kapsamında gerçekleşen oturum esnasında finans sektöründen sürdürülebilir kalkınma üzerine oluşan rollerde ve Türkiye’nin sürdürülebilir finans piyasasının gelişimine yönelik somut adımları detaylandırıldı.
Sürdürülebilir Finans Piyasasına Adım
Ebru Dildar Edin gerçekleşen oturumda yaptığı konuşma içerisinde bankaların neden iklim değişikliğine bu kadar önem vermesi gerektiğini, Garanti BBVA’nın sürdürülebilirliğe bakış açısı ile küresel ve yerel sürdürülebilir Finans piyasasının büyümesini yaptığı katkı hakkında oluşan konularda açıklamalarla bilgi verdi. Ebru Dildar Edin:
“Birleşmiş Milletler’in verilerine göre, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na ulaşabilmek için küresel olarak yıllık 5-7 trilyon ABD Doları yatırım gerekiyor. Temiz Enerji ihtiyacını karşılamak için de 2030’a kadar genel finansman gereksiniminin küresel olarak yılda 1,3 ila 1,4 trilyon ABD Doları olduğu tahmin ediliyor. Bu da gelişmekte olan ülkelerde her yıl en az toplam 2,5 trilyon doları finansman ihtiyacı anlamına geliyor. Kamu ve özel sektör finansal akışlarını yeşil ve sürdürülebilir çabalara doğru yeniden yönlendirerek, iklim değişikliğinin yol açtığı risklerin azaltılmasına yardımcı olabilir ve bu süreçte yeni istihdam alanları ve sürdürülebilir ekonomik büyüme yaratabiliriz. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda çalışarak 2030’a kadar 12 trilyon ABD Doları küresel pazar fırsatı ve 380 milyon istihdam fırsatı yaratma imkânımız bulunuyor. Elbette, finans sektörü de bu dönüşümde kritik rol oynayacak. Çünkü artık sürdürülebilir bankacılık, sorumlu yatırım, etki odaklı varlıkların önem kazandığı bir dünyada yaşıyoruz.” diye konuştu.
Uzun Zamandır Sürdürülebilir Finansman Konusunda Çalışılıyor
Garanti BBVA’nın uzun zamandır sürdürülebilir finansman konusunda çalıştığını belirten Ebru Dildar Edin sözlerini şöyle sürdürdü:
“15 yıldan uzun süredir sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunuyoruz. Bankacılık faaliyetlerimizin iklim değişikliğinin etkisine odaklanırken Türkiye’de sürdürülebilir finansman çalışmalarını başlatan ilk banka olduk. Ana hissedarımız BBVA da iklim değişikliğiyle mücadele ve sürdürülebilir kalkınma için 2025 yılına kadar 200 milyar Euro finansman sağlamayı taahhüt etti.”
“Garanti BBVA olarak biz de 2025 yılına kadar, artan miktarlarda finansman sağlamak için çalışıyoruz. Bu kapsamda sürdürülebilir kalkınma için 2020 sonu itibarıyla 51 milyar TL’yi aşan finansman sağladık. Türkiye’nin düşük karbon ekonomisine geçişini kolaylaştırmak ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne ulaşmak amacıyla iş dünyasının dönüşümüne öncülük etmek için çalışmaya devam ediyoruz.”
