DenizBank’ın finansal teknoloji (Fintech) girişimi olan NeoHub’un Genel Müdürü Gürhan Çam dijital bankacılık alanında etkileyici açıklamalarda bulundu.
Dijital bankacılık alanında oldukça açıklayıcı konuşan DenizBank’ın finansal teknoloji (Fintech) girişimi olan NeoHub’un Genel Müdürü Gürhan Çam Türkiye üzerine de etkili açıklamalar yaptı.
“Kazandıranlar Sohbetler”de konuk olarak konuşan DenizBank’ın finansal teknoloji (Fintech) girişimi NeoHub’un Genel Müdürü Gürhan Çam dijital bankacılık alanında yaptığı konuşmada öncelik olarak bankalar arasında konsolidasyon oluşumunu beklediğini söyledi.
Dijital Bankacılıkta Finansal Teknoloji Girişimcisinden Açıklamalar
Sayın Çam, küresel salgın ile birlikte, bankacılık sektöründe dijital dönüşüm hızlandı. Türk bankacılık sektörü bu süreci şimdiye kadar nasıl yönetti, gelecekte bu evrilmenin nasıl şekilleneceğini öngörüyorsunuz?
NeoHub’un Genel Müdürü Gürhan Çam: Türk bankacılık sektörü aslında pandemiye hazırdı. En hazır sektörlerden biriydi diyebilirim. Yıllardan beri teknoloji olarak bir yatırım çabası içindeydik. Hem müşteri tarafında, hem de kendi çalışanlarımız açısından da yatırım yapmıştık, adeta hazır bekliyorduk pandemiyi… Dolayısıyla bizim, uzaktan çalışmaya geçmemiz. -bütün bankalardan söz ediyorum- iki gün civarında sürdü. O kadar hazırdık ki, genel müdürlükte yüzde 95, şubelerde de yüzde 70 dolayında personelin evden çalışabilmesi kısa sürede sağlandı. Dediğim gibi sektör hazırdı ama bizim şöyle de bir avantajımız da oldu. Bankacılık teknolojisi her ne kadar ileri olsa da, bir Türkiye gerçeği var ki pandemiye girerken bankadan hizmet almayan nüfus yüzde 31’di. Bu oran beş sene önce yüzde 42’ler civarındaydı.
Bankalar görünürlüklerini kaybedecekler, büyük olasılıkla çok fazla şubeye gerek kalmayacak. Konsolidasyon yeterli olacak. Bu aşamada ben bankalar arasında da bir konsolidasyon bekliyorum. Özellikle şube kullanımı ve ATM kullanımı konusunda önümüzdeki dönemde bir konsolidasyon olacak diye beklenti içerisindeyiz.
Dijital Bankacılık Alanında Birçok Hamleler Yapıldı
Ülkemizde yakın zamanda açık bankacılık ve yeni nesil tamamen dijital bankacılık yani “NeoBank”lar için lisanslama dönemi başlayacak diye konuşuluyor, DenizBank olarak sürece nasıl hazırlanıyorsunuz?
Gürhan Çam: Müşteri hizmetleri çalışanları da daha makul, daha verimli çalışacak şekilde evlerini ofis haline getirdiler. Hizmeti aksatmayacak şekilde ilk bunu yaptık, sonra şubelerde vardiya sistemine geçtik. Şube çalışanları da yüzde 70 oranında evden çalışmaya geçtiler, Bir de bunu vardiyalı şekilde yaptık. Burada da hizmetin aksamaması esastı. Herhangi bir şubede bir corona vakasına rastladığınızda, o vardiyanın hepsini eve gönderip, evde bekleyen diğer vardiyayı işe getiriyorduk. Bu sayede de şube kapanmamış oluyordu.
Bir de Banka olarak hem ekonomik, hem de moral motivasyon desteği anlamında bazı girişimlerimiz oldu. Bu da Türkiye Bankalar Birliği tarafından başlatılan, Çek Ödeme Destek Kredisi ve Ekonomik İstikrar Kalkanı Kredi desteği programlarında biz DenizBank, katılımcı banka olarak yerimizi aldık. Bir de daha önemlisi Kredi Kalkınma Fonu tarafında “Nefes Kredisi” var. Bu programa ilk giren özel banka bizdik. Burada da neredeyse beklenenden iki kat fazla kredi hacmiyle 6 milyar TL’ye ulaşmış olduk.
Ne Tekfin’leri ne Fintek’leri kendimiz için tehlike olarak görmüyoruz. Aksine, DenizBank’ın DNA’sı budur. Ekosistem yaklaşımı, imece kültürü en başından beri DenizBank’ın var olan DNA’sıdır. Bu açıdan bakarsak -DenizBank özelinde konuşursam- biz korkmuyoruz.
Dijital bankacılık konusunda dünyada birinciyiz. Tüm sektör olarak bizden daha dijital, daha teknolojik bir ülke yok. Hatta yıllardır, biz Avrupa ve Amerika’daki meslektaşlarımıza ilham kaynağı oluyoruz.