TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya her şey dahil sistemi ile ilgili eleştirileri cevapladı.
Turistler Bu Şekilde İstiyor
Kısa adı TÜRSAB olan Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Firuz Bağlıkaya otellerde her şey sahil sitsem olmasa turistlerin dışarı çıkıp yemek yiyeceği yönündeki eleştirilere cevap verdi. Firuz Bağlıkaya, Türkiye’ye en uygun sistemin otellerde her şey dahil sistem olduğunu, turistlerin de bu sistemi istediğini ve bu yüzden de oteller tarafından bu şekilde uygulandığını, Türkiye’ye gelen turist sayısından memnuniyet duyduklarını, fakat elde edilen gelirden memnun olmadıklarını, İspanya’nın turistlerden elde ettiği kişi başı gelirin 1.000 dolar olmasına rağmen Türkiye’de bu rakamın 700 doları geçemediğini söyledi.
Gastronomi Konusunda Türkiye’de Bir Problem Var
Antalya Valisi Münir Karaloğlu da bir açıklama yaparak gastronominin günümüzde dünya genelinde trendinin giderek yükseldiğini, dünyaya ayak uydurabilmek için bütün yeniliklerin takip edilmesi gerektiğini, ancak bugün bu konuda gelinen noktada bir problem olduğunun görüldüğünü, bunun takibe alınması ve çözülmesi gerektiğini söyledi.
Alman Acenteler Türkiye’ye Çok Acı Bir Söz Söyledi
Münir Karaloğlu, konuşmasında 2017 yılında Almanya’daki seyahat acenteleri ile yaptıkları bir toplantıda Almanların çok acı bir söz söylediklerini, Alman acente yetkililerinin Türk temsilcilere Antalya diye bir şehirlerinin olmadığını, sadece Antalya Havalimanı ve Antalya’daki otelleri olduğunu, gelen turistleri havalimanından alıp otele bıraktıklarını, tatil bitiminde de otelden alıp havalimanına götürdüklerini söylediklerini, bunun Türkiye adına çok acı bir eleştiri olduğunu, bu durumdan vazgeçmenin gerektiğini söyledi.
Dünyanın En İyi Restoranları Antalya’da Değil
Türkiye’ye gelen yabancı turistlerin geldikleri şehirler kaynaştırılması gerektiğinin de altını çizen Antalya Valisi Münir Karaloğlu, turistlerin şehirler kucaklaşmasının en önemli yolunun gastronomi olduğunu, dünyanın en iyi otellerinin Antalya’da olmasına rağmen en iyi restoranlarının bu şehirde olmadığını, bunu sağlayacak gücümüzün de bulunduğunu, ancak sorunların sadece konuşarak çözülemeyeceğini de belirtti.